KENDİM OLUYORUM

Merhabalar değerli okuyucularım

Bu hafta yine birlikte olmanın mutluluğunu yaşıyoruz.
“Kendim oluyorum” konulu yazımı sizlerle paylaşmak istedim.
“Olmadığım bir şeyi deneyimlemeyi bırakıyorum; Olduğum şey oluyorum.Kendim oluyorum.”
(Peki kendini tanıyor musun acaba? Kendin olmak nasıl olur biliyor musun?)
Sadece kendim olmayı seçiyorum.
(Kendin kimsin?) Her şeyi ile ve bütün olarak.
O zaman ben, olmadığım şeyi deneyimlemiş olmaktan getirdiğim bilgiyle, olduğum
şeyin ne olduğunu çok iyi bilirim.
(Bu kelimeler okuyanı bile yorar dolambaçlı. Kıyıdan köşeden. İnsan iki kelime ile net ve açık emir yükleyebilir kendine.)
Mükemmel olmak yerine, kendim olmayı seçtiğimde, aslında gerçek mükemmelliğin
bu olduğunu bilirim. Kendim olmanın o muhteşem duygusunu.
İyi olmak yerine, kendi gerçeğini ifade etmenin ne kadar akıllıca olduğunu bilirim.
Çünkü insan ancak kendisi olabilir ve bu, yapabileceği en iyi şeydir.
Nasıl ki bir çam ağacı bir kestane olmadığı için kendisinin mükemmel ya da iyi olmadığını düşünmüyorsa, nasıl ki bir kedi bir kuş olmadığı için iyi olmadığını düşünmüyorsa; ben de kendimden başka bir şey olduğumu sandığım zamanlar da hissettiğim yetersizlik ve eksiklik duygusunun ne kadar komik olduğunu fark ediyorum.
Evet, o zaman öyle düşünmeyi seçmiştim, şimdi ise, böyle düşünüyorum. İkisini de ben seçtim.
Düşüncelerim bana aittir. Benim kişiliğimin orijinal ürünleridir onlar.
Onlara bakar, izler ve artık işime yaramayanları ve bana ait olmayanları ayıklar, değiştiririm.
Her iki durumda da onlar sadece benim düşüncelerim oldukları için onları severim.
İnançlarım bana aittirler.
Onları adım adım oluştururum.
Her an değiştirip-düzelterek ilerlerim.
Her bir deneyimim, ki bütün deneyimlerim birer öğrenme eylemidir, bana yeni şeyler öğretir. Ve böylece ben inançlarımı da geliştirir, öylece yoluma devam ederim.
Hatalarımı seviyorum, çünkü onların benim deneyimlerim olduğunu öğrendim.
Hiç hata yapmasaydım, hiç öğrenmiyor olacaktım.
Bedenimi seviyorum. Oradaki her bir kıvrımı, her bir uzvumu; Çünkü onlar bana aitler.
Benim biricikliğimi, tekliğimi ve özel oluşumu yansıtan şeylerdir onlar.
Yüzümün ifadesini seviyorum. Dünyada her şeyi ile benle aynı olan ikinci bir kişi yok.
Yeteneklerimi seviyorum. Onları ben bir çok hayatlar boyunca elde ettim. Oluşturdum ve geliştirdim.
Aklımı seviyorum. Kendime ait özel düşünme biçimim ve zekâ türümle farklı oluşumu seviyorum.
Ve başka insanların farklılığına, özgünlüğüne baktığımda o muhteşem uyumu görüyorum; Çeşitlilikteki birliği! Aynaya baktığımda, göz bebeklerimde gördüğüm kişiyi seviyorum.
O benim. Yıllar boyunca birlikte yolculuk yaptığım kişi.
Ve hep onunla olacağım. (O kim.?)
Ben kendi orijinalliğimi ifade ettikçe ve başkaları da aynı şekilde yaptıklarında;
O zaman dünya daha renkli ve daha zengin bir dünya olur.
Herkes kendisi olmayı başardığında, biz bilinçli olarak dünyada cenneti yaratmış oluruz.
(Hadi bakalım kolay gelsin. kolaysa tabi.)